Su içeriği, lensin yumuşaklığını belirleyen kontakt lenslerin en önemli parametrelerinden biridir, bu nedenle kullanım deneyimini de doğrudan etkiler. Genel olarak konuşursak, %40'tan azı düşük su içeriği, %40-%60'ı orta su içeriği ve %60'tan fazlası yüksek su içeriği olarak adlandırılır. Peki, kontakt lens satın aldığımızda, yüksek su içeriği mi yoksa düşük su içeriği mi seçmek daha iyidir?

İnsanlar genellikle su içeriği hakkında yanlış anlamalara sahiptir. Ayrıca satın alırken su oranı yüksek lensleri tercih ederler. Bu lenslerin daha yumuşak olduğunu, daha iyi oksijen geçirgenliğine sahip olduğunu ve takmanın kesinlikle rahat olduğunu düşünüyorlar. Teorik olarak bu doğrudur, ancak gerçek kullanımda yüksek su içeriğine sahip lens daha kolay kurutulur ve kurutulur. Su buharlaştıktan sonra, orijinal su içeriğini korumak için gözyaşlarını emmeye devam edecek, gözleri daha kuru ve rahatsız edecek ve lensleri yaşlanmaya karşı daha duyarlı hale getirecektir. Özellikle klimalı odalarda, kuru ve rüzgarlı alanlarda yüksek su içeren cam seçiminden kaçınılmalıdır. Ara sıra göz losyonu ile giderilebilse de, aşırı bağımlılık normal gözyaşı salgısı fonksiyonunu etkileyebilir.
Genel olarak, su içeriği %50'den yüksek olan lensler kolayca deforme olur ve adsorbe edilen protein çökeltileri ve astigmatizma üzerindeki düzeltme etkisi tatmin edici değildir ve genellikle günlük imha için kullanılır. Düşük su içeren mercek iyi biçimlendirilmiştir, bu da çökelme yapışmasını bir dereceye kadar azaltabilir ve nispeten uzun bir hizmet ömrüne sahiptir. En uygun su içeriği %38 ile %40 arasında olmalıdır. Şu anda, merceğin parametreleri nispeten dengelidir. Yıllık tek kullanımlık lens temel olarak bu aralıktadır, bu nedenle çoğu insan ve iklim için uygundur.
Uygun olmayan bir kontakt lens seçmek gözler için çok zararlıdır. Gözler çok kuruysa, düşük su içeriğine sahip bir lens seçtiğinizden emin olun.
© Copyright 2018 Tüm Hakları Saklıdırİyi değil